Ceren’ lerin evinde birileri için hazırlık yapılıyordu. Babası market alışverişi yapıyor, annesi mutfakta yemekler hazırlıyor, ablası da evi temizliyordu. Kuzeni, Figen ablası bile yardıma gelmişti.
‘’Anne ne oluyor? Bugün birileri
mi gelecek bize?’’
‘’Evet kızım. Anneannen biraz
hasta olmuş. Dayın bize getirecek onu. Yaz boyunca bizde kalacak anneannen’’
‘’Yaşasınnn! Anneannem bizde
kalacak. Bana yine bir sürü köyden hikayeler anlatır’’
Ceren aldığı haberle sevinirken
kapı çaldı. Abisi Kerem dershaneden gelmişti.
‘’Hoş geldin abi. Biliyor musun Anneannem
hastaymış. Dayım onu bize getirecek. Bizde kalacakmış yani yaz boyu’’
‘’İyi kalsın’’
Diyen Kerem direkt odasına geçti
ve akşam yemeğine kadar da odasından çıkmadı.
‘’Iyyy soğuk nevale. İnsan bir
suratıma bakar konuşurken’’ diye içinden geçirdi Ceren. İçinde nedenini
bilmediği abisine karşı bir gıcıklık vardı. Onunla konuşmak, vakit geçirmek
istese abisi hep uflayıp duruyordu. Bu yüzden Ceren’de çok yakın olamıyordu ona
karşı.
‘’Kim geldi Ceren?’’
‘’Kerem geldi anne’’
‘’Kerem derken kızım? O senin
abin değil mi?’’
‘’Abim gibi davransın, bende o
zaman abi derim ona’’
‘‘Cerennn’’
Dedi annesi tek kaşını
kaldırarak. Çocuklarının bu haline üzülüyordu anneleri olarak. Herhâlde
Kerem’in ergenlik tripleri diye düşünüyordu. Biraz daha büyüsünler normale
dönerler belki diye geçirdi içinden. İkindi güneşi çıkmış. Ortalık sabah yağan
yağmur sonrası ısınmıştı. Ceren cama çıkıp dayısının gelmesini bekliyordu.
Derken çalan korna sesi ile heyecanlandı:
‘’Geldiler, geldiler. Anne
dayımlar geldi’’
‘’Tamam Ceren sen koş eşyaları
abinle taşıyın. Dayın ancak Anneanneni asansörle çıkartır’’
Çocuklar dayılarına yardım için
aşağı indiler.
‘’Anneanne hoş geldin’’ diye
Ceren hemen Anneannesine sarıldı.
‘’Dur deli kız. Anneanneni
düşüreceksin. Hadi yavaşça geçelim şöyle’’
Nihayet eve girdiler.
‘’Yemekler hazır, yoldan
geldiniz. Hadi buyurun masaya. Abi sen gel havlu çıkardım sana elini, yüzünü
yıka istersen’’
‘’Geldim canım. Ooo eline sağlık fıstık.
Ne zahmet ettin bu kadar?’’
Ceren annesi ile dayısının
muhabbetini görünce ağzı açık kaldı. Ne kadar samimi ve sevgi doluydular. Yemek
sonrası Anneanneyi dinlenmesi için odasına götürdüler.
‘’Abi sen salona geç kızlar çayı
demlemiştir. Bardakları hazırla Ceren sen. Figen ablan doldurup getirsin.
Dayınız içmek ister’’
‘’Sağol Aysel. Hep insanların
rahatlığını düşünürsün hemen. Ellerine sağlık yemeklerin de harikaydı’’
‘’Afiyet olsun abi ne demek. Her
zaman beklerim. Burası senin de evin’’ diyerek abisin yanına oturdu Aysel
başını ona yaslayarak. Ceren annesinin bir kız çocuğuna dönüştüğünü fark etti
sanki. Dayısı ile annesi ne zaman yan yana gelseler böyle sarılır, uzun uzun
muhabbet ederlerdi.
‘’Artık bana müsaade. Bir hafta
sonra doktor kontrolü var Anneannemin. Beraber gideriz Aysel’’
‘’Tamam abi. Haberleşiriz. Ayağına sağlık. Yengeme çok selam
söyle’’
Dayısı gidince Ceren mutfağı toparlayan annesinin yanına
geldi.
‘’Anne ne yapıyorsun?’’
‘’Akşam teyzenler gelecek. Bir
şey hazırlama dedi gerçi ama olsun. İşten çıkıp gelecekler. Yemekler yeter ama
bir pilav yapayım. Sen bak bakalım Anneannen bir şey istiyor mu?’’
‘’Tamam bakıyorum’’ diyerek
ananesinin yanına gitti Ceren. Çok yavaş hareketle odanın kapısını açtı. Anneannesi
belli ki yorgundu. Mışıl mışıl uyuyordu. Ceren onu uyandırmamak için sessiz bir
şekilde odadan çıkıp salona geldi. Akşam olduğunda teyzeleri de geldi.
‘’Ceren koş teyzenlere yardım et.
Ellerinde paketler var’’
Ceren yerinden hiç kalkmayan
abisine kızarak apartmanın aşağısına indi. Teyzeleri elleri dolu ona doğru
yürüyorlardı.
‘’Teyze bunlar ne böyle? Anneannenin
sevdiği çorbadan ve ekmekten yaptım. Annen zaten evin işiyle uğraşıyor. Ona
kolaylık olur dedim’’
Ceren küçük teyzesine bakarak: ‘’Sen
ne getirdin teyze?’’ Diye sordu.
‘’Ben işten geldiğim için bir şey
yapamadım. Ama annenin sevdiği çerezciden çerezler ve o çok sevdiği
kurabiyelerden aldım. Ağzı tatlansın ablamın dedim.’’ Hep birlikte eve girdiler.
Aysel gelen çantaları mutfakta yerleştirdi. Yemek faslı bitince Aysel: ‘’Kızlar
şimdi de kahve hazırlayın. Teyzeleriniz kahve ister’’ dedi. Ceren mutfakta
ablasına yardım ederken: ‘’Abla farkında mısın? Annemler birbirlerinin ne
sevdiğini, neyden hoşlandığını çok iyi biliyorlar’’ dedi. Ablası ile
konuşuyordu ama ablası tabletten açtığı diziyi takip ettiğinden Ceren’i pek
duymamıştı. Annesi ve teyzeleri sohbet ederken Anneanne de uyanmıştı. Ceren
onun koluna girerek salona gelmesinde yardımcı oldu. Teyzeleri biraz daha
oturup müsaade isteyip kalktılar. Nihayet Ceren ananesi ile baş başa kalmıştı.
‘’Ceren, abin nerede?’’
‘’Odasında Anneanne’’
‘’Ders mi çalışıyor?’’
‘’Yooo, telefondan maç izliyor’’
‘’Ablan nerede?’’
‘’O da dizisi varmış onu izliyor’’
Ceren’in bir şeye üzüldüğünü hisseden Anneannesi:
‘’Sen bu kadar sessiz olmazdın. Bir şeye mi üzüldün kızım?’’
‘’Aslında üzülme değil de Anneanne
şey, yani nasıl desem ki. Bugün annem ve kardeşlerini gördüm. Pek yakınlar
birbirlerine. Yani kardeşlik bağları çok kuvvetli. Ama biz öyle değiliz ablamla
ya da abimle’’
‘’Biliyor musun biz köydeyken
hepsi yanımdaydı çocuklarımın. Rahmetli deden vefat ettiğinde dayın 19
yaşındaydı. En küçük kızım da 8 yaşındaydı. Dayın bizim evin babası oldu.
Kardeşleri okusun diye okulunu bırakmak zorunda kaldı. Yıllarca çalıştı. Kardeşlerine
kol, kanat gerdi. Onlara babalarının eksikliğini göstermemeye çalıştı’’
‘’Peki annem, teyzemler? Onlar ne
yaptılar?’’
‘’Onlar da abilerinin sözünden
çıkmadılar. Güzelce okudular, meslek sahibi oldular. Teyzen mesela maaşının
yarısını hemen dayına getirdi, eve katkı olsun diye. Dayın almadı tabi. Ama
gerek annen gerek teyzen dayını mutlu etmek için uğraştılar. Dayın evlenmezdi
de yine annen ve teyzenler onun kendine ait bir yuvası olsun istediler. Yani
senin anlayacağın kızım;
İlişkilerde ki bağlarımızın
güçlü olması için birbirimize bedel ödemeliyiz. Çünkü insan bedel
ödediği kişiye kıymet verir.’’
Ceren ananesi ile sohbet ederken
Aysel de kapının önünde onları dinliyordu. Sonra içine bir hüzün geldi. Kendi
çocukluğunda yapıp ettikleri sayesinde kardeşleri ile arası iyiydi. Ama kendi
çocukları birbirlerine uzaktı. Tabi ya dedi. Annem doğru söylüyor. Benim
çocuklarım birbirlerine bedel ödemiyorlar ki araları iyi olsun. Hemen aklına
bir yöntem geldi. Bundan sonra büyük olan bir küçükten sorumlu olacaktı.
Birbirlerine ödeyecekleri bedeller, yarın onları daha iyi yapacaktı kim bilir?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, gerçeklikle beslenen bir strateji ilmidir.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi; insanın gerçek amacını amaç edinmiştir…
Kim Kimdir ile başlayan, İlişkilerde Ustalık ve Başarı Psikolojisi ile devam eden programları; insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.
"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,
En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.
Aynadaki kişi...
Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"
Yahya Hamurcu
Akıcı ve faydalı bir makale... Kaleminize sağlık
YanıtlaSilKaleminize sağlık. Ne güzel ifade etmişsiniz
YanıtlaSilKaleminize sağlık ne güzel tespitler
YanıtlaSilBedel girdiği yeri güzelleştiriyor. İnsanın kendinden bir parçası olunca o şeyin kıymeti artıyor. Ne az ne çok kıvamında...
YanıtlaSilKaleminize sağlık… 🌿
YanıtlaSilKardeşler birbirlerinin ihtiyacını karşılamaya yönelik hareket edince arada çok tatlı bir uyum oluşuyor…
Bunun çocuk yaşlarda yapılabilmesi için anne ve babaların dengeyi kurması önemli…
Bedel hayatın şifası, girdiği her yeri yeşertiyor… 🌷
Fayda ver + haz ver + beklentisiz olduğunu belli et… Bu insan her yerde aranan kişi oluyor… :)
YanıtlaSilİnsan ödediği bedele kıymet veriyor aslında… bir kadın en çok çocuğunu seviyor, çünkü en çok bedeli ona ödemiş…
YanıtlaSilKarşılıklı Bedel ödemeden bağ kurulmuyor. Bir an çocukluğum gözümün önünden geçti.Emeğinize yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilHer yolun bedele çıkması bir tesadüf olamaz tabi. Ama sevginin yolunun üstü bedel. Ellerinize sağlık…
YanıtlaSilİlişkilerde ki bağlarımızın güçlü olması için birbirimize bedel ödemeliyiz. Çünkü insan bedel ödediği kişiye kıymet verir. 👏
YanıtlaSilBağ, ilişki kurmak için şifamız bedel 🫶
YanıtlaSilHikayede dikkatimi çeken şu oldu: aslında Ceren, çaktırmadan yetişiyor. Annesinin ödettiği ufak tefek bedeller ile, Algısı açılıyor...
YanıtlaSil