Ey İnsan

 

Hani söyler ya insan;

     ‘Yarın yaparım.’

    ‘Akşama bakarız.’

    ‘Sonra hallederiz.’

    ‘Daha zamanı var.’

   ‘Şimdi sırası değil.’

 Ey İnsan Neden Ötelersin ki;

   İnsan ertelemeyi çoğu zaman yapar.

   Bilmez mi ki insan, yarının garantisinin olmadığını?

   Yine bilmez mi ki insan, yarına aynı sağlıkla uyanamayabileceğini?

   Ya da bilmez mi ki insan, yarın da işlerinin olmayacağını?

Ey İnsan Neden Ötelersin ki;

    Daha önemli işlerin olduğunu düşündüğünden mi?

    Daha değersiz olduğundan mı?

    Ya da başlamaya korktuğundan mı?

    Ya da başlayıp başlayıp yarım bırakmanın kaygısından mı?

Ey İnsan Seninkisi Neden;

    ‘Ben yaparsam tam yaparım’ demekten mi?

     Yoksa ‘biraz daha düşünmeliyim’ demekten mi?

     Yada ‘ben yapabilir miyim?’ demekten mi?

     Yoksa ‘ben bir ara yaparım zaten’ demekten mi.

 Ey İnsan Neden Ötelersin ki;

     Bilmez mi ki insan zamanın süreli olduğunu?

     Bilmez mi ki insan her başlayan günün bittiğini?

     Bilmez mi ki insan doğan güneşin, günün sonunda battığını?

     Ya da görmez mi insan yüzündeki çizgilerin arttığını?

Ey İnsan Seninkisi Neden;

    ‘Babam yanımda olsa başlardım.’

    ‘Annem engel olmasa yapardım.’

    ‘Kardeşlerim bu kadar çok olmasa yapabilirdim.’

    ‘Patronum hakkımı yiyor bir ara söylemeliyim.’

Ey İnsan Neden Ötelersin ki;

    Baskı gelmediğinden mi?

     Ya da hep sağlıklı olacağını zannettiğinden mi?

     Ya da gücünün hep olacağını düşündüğünden mi?

     Yoksa ‘hep beni motive edeni bekliyorum’ demekten mi?

Ey İnsan Seninkisi Neden;

    ‘Küçük işlerle zaman kaybedemem.’ demekten mi?

     ‘Gencim sonra yaparım, zamanım bol.’ demekten mi?

     Yoksa ‘Bu yaşa geldim ne gerek var?’ demekten mi?

     Ya da ‘Herkes  aynı şeyi yapıyor, ne olur ki.’ demekten mi?

   ‘Aman ne olur ki?’ deme. Hayat  yolunda giderken her ötelenen iş, insanın ayağına pranga.

   İnsan ötelemekte ısrar ettiğinde, o zaman hayat ta insana uyumlanmaya başlıyor.

   Ve hayat ta benim işlerimi zorlaştırıp erteletiyor.

   İşte o zaman insanın ağzından dökülenler.

   ‘İşlerim bir türlü sonuçlanmıyor.’

   ‘Bana da hep böyleleri denk geliyor.’

   ‘Hayatın bana garezi mi var?’

İnsan o  anda yapmayıp ötelediği iş, toplamda ona yük olacağını  neden göremez?

Çünkü nefsi onu, yarın daha iyisini yapma zannına iterek vaadde bulunur.

Eğer insana 3 haftanız var, 3 ayınız var, 3 yıllık ömrünüz var gibi süre verdiğinizde;

aynı insan 3 ayda yapamadığını 3 günde yapar hale geliyor. Baskı geldiğinde insan iki gruba ayrılıyor.

Birincisi; bahane ortaya koyup ‘yapmıyorum, zaten anlamsız’ diyenler.

Diğeri; düşünce ile eylem arasını kısaltarak hemen yapanlar.

Peki insan yapmayıp yarına ötelediğinde neler olur?

Hayatının genelinde, evinde, işinde yarım kalan işleri olmakla kalmaz; ilişkileri, söylemesi gereken sözleri çoğu zaman yarım kalır. İnsan yanlışta ısrarcı oldukça, hayat ta onunla uyumlanmaya devam eder. Zihninde unutup bitirmediği işler birikir. Biriken işleri son dakika yapmaya başlar. Son dakika yaptığı için telaşlanır. Telaşlandığı için işini gelişi güzel yapar. Gelişi güzel yapılan işler, dış dünyadaki insanlar tarafından eleştirilebilir. Eleştirildikçe, ‘insanlar beni anlamıyor’ diye kızabilir ve beklentiler artabilir. İşte o zaman hayatı bir kör düğüm haline gelmiştir. İnsan bu noktada probleminin çok olduğunu tanımlarken, aslında bir problemi hayatının geneline yayılır.

O zaman hayatını, ilişkilerini, zamanını, öteleyerek ve yarın ile ilgili vaatte bulunan insan nasıl bir yol izlemelidir?

İnsanın aynı anda birçok problemi çözmeye çalışması değil de, detayda, ertelemeyle ilgili bir noktadan başlıyor olması. Örneğin ‘iş yerimde masamı toplamadan çıkmayacağım’, ‘akşam mutfağımı toparlamadan yatmayacağım’. İnsanı başarıya ulaştıran; detaydan  başlayıp, süreklilik disiplinini sağlayabilmesi. Ve zamanının az olduğunu bilerek kendisini motive etmesi.

Ey örtüsüne bürünen insan kalk ve  küçüğü küçümsemeden ötelediğin, yarım bıraktığın işleri tamamlamaya gayret et…

   

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, gerçeklikle beslenen bir strateji ilmidir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi; insanın gerçek amacını amaç edinmiştir…

Kim Kimdir ile başlayan, İlişkilerde Ustalık ve Başarı Psikolojisi ile devam eden programları; insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, 

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 

Aynadaki kişi...

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 

Yahya Hamurcu